Ekleme Tarihi 4.05.2013
Dünyanın en büyük 5 savunma fuarı arasında yer alan Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı'na (IDEF) Türk yapımı silah ve donanımlar damgasını vurdu. Fuara Ostim Savunma ve Havacılık Kümelenmesi (OSSA) 15 firma ile ortaklaşa katılım gerçekleştirdi.
Dünyanın en büyük 5 savunma fuarı arasında yer alan Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı'na (IDEF) Türk yapımı silah ve donanımlar damgasını vurdu. Fuara Ostim Savunma ve Havacılık Kümelenmesi (OSSA) 15 firma ile ortaklaşa katılım gerçekleştirdi.
Açılışını Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yaptığı ve dünyanın çeşitli ülkelerinden yüzlerce şirketin katıldığı 2011 Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı’na (IDEF’11) Türkiye imalâtı ürünler büyük ilgi çekti.
Fuarda savunma sanayinin yerli kuruluşları olan TAİ, TEİ, ROKETSAN, HAVELSAN, ASELSAN, MKE gibi kamu kuruluşların geliştirdiği ürünler kadar yerli ana tedarikçi firmaların ürünleri de boy gösterdi.
Ostim Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Savunma ve Havacılık Kümelenme Derneği de bölge firmaları ile ortak katılım gerçekleştirdi.
İDEF 11’in açılış ve ilk gün törenlerine Ostim Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, Başkan Yardımcısı Sıtkı Öztuna, Yönetim Kurulu Üyeleri Mithat Ertuğ, Yaşar Özelge, Behzat Zeydan, Ufuk Bayraktar, Ostim Vakfı Yönetim Kurul Üyesi Sedat Çelikdoğan ile ORSİAD Başkanı Özcan Ülgener de katıldı.
Ostim Savunma ve Havacılık Kümelenmesi Başkanı Mithat Ertuğ, Savunma Sanayi Müsteşarlığının son yıllarda uyguladığı politika ve kriterlerin sektöre yönelimi artırdığını söyledi. Ertuğ İDEF’te yerli imalat vurgusunun ön plana çıkmasının olumlu bir gelişme olduğunu belirterek, “Biz buraya katılarak birilerine Türkiye’de nelerin yapıldığını gösterdik. Kimi çevreler Türkiye’de nelerin yapılabildiğinin farkında değildi. Bu katılım onlara da etkili bir mesaj oldu. Önümüzdeki fuarlara daha fazla firma ortak katılım yapmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Mithat Ertuğ
(OSSA Yönetim Kurulu Başkanı)
“Son dönemde savunma sanayi özel sektörün yöneldiği bir alan haline geldi. Çünkü kriterlerin yüksek oluşu bu sektörü nitelikli hale getiriyor. Firmalar kendilerini o kriterlerin içine sokmaya, adapte etmeye çalışıyor. Ana yükleniciler de alt tedarikçilerin niteliğini yukarı çekmeye çalışıyor. Eğitimlerini ona göre verip prosedürlerini ona göre düzenliyorlar. Ayrıca Türkiye’de savunma sanayiindeki iş miktarı savunma sanayi müsteşarlığımızın uyguladığı politikalarla artıyor. Örneğin offset uygulamaları iş olanaklarını artırdı. Biz savunma kümelenmesi olarak birlikte katılımın avantajlarını kullanıyoruz. OSTİM olarak kümelenmeye ve sektöre verdiğimiz destek sonucu İDEF fuarında bulunmamız yerli olarak nelerin yapılabildiğini göstermeyi amaçlıyor. Birtakım işlerin Türkiye’de yapılamayacağı inancı vardı. Türkiye’de her şeyin yapılabileceği mesajını vermiş oluyoruz. Bir sonraki İDEF’te 40’dan fazla firma ile yer alacağımızı umuyorum. Çünkü burada karşılaştığımız birçok firma bu yönde istekli olduklarını söylüyor. Tekrar vurgulamak istiyorum. Biz buradaki katılımımız ile birilerine Türkiye’de nelerin yapıldığını gösterdik. Kimi çevreler Türkiye’de nelerin yapılabildiğinin farkında değildi. Bu katılım onlara da etkili bir mesajdır.”
Doç.Dr. Sedat Çelikdoğan
(OSTİM Vakfı Yönetim K. Üyesi)
Türkiye izlenen dış politika çabalarının sonucu olarak Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde tutunulacak bir dal olarak görülüyor. Türkiye onlar için konuşulacak, yanaşılacak ve işbirliği yapılabilecek bir ülke olarak öne çıkıyor. Savunma ve otomotiv sanayiindeki gelişmeler ülkemizi cazibe merkezi yapıyor. Batıdan alamayacaklarını Türkiye’den almak için geliyorlar. İDEF 2011 bugüne kadar gördüğüm en kalabalık savunma sanayi fuarı. Yerli firmaların ürün çeşitliliğinin arttığını görüyoruz. Bu süreç yeni silahların, teknolojilerin gelişeceğini gösteriyor. Küme olarak katılan tek bölge OSTİM. Yerimiz biraz kenarda kalmış. Bizim daha önlere çıkıp görünür hale gelmemiz gerekir. Bu bir deneyim olacak. Küme, önümüzdeki dönemde daha çok ilgi çekecek. Yeni havacılık faaliyetleri var. OSTİM’e yeni işler getirecek temaslar başladı. Dolayısı ile inanıyorum ki savunma sanayi kümesi önümüzdeki süreçte iki kat daha büyüyecektir.
Behçet Konak
(ELSİS AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı)
“Savunma sanayi bana göre bir ülkenin teknolojisinin lokomotifi olmalı. Son on yıldır verilen önemle önce büyük ana firmalar oluşturarak, sonra bunlara tedarikçi olacak alt yükleniciler oluşturarak ve bunlara da destekler verilerek özendirilmeye başlandı. Bunun en önemli yönü ülkede Ar-Ge hevesini alevlendirilmesi ve milli teknolojinin yaratılmasına yardımcı olması. Bu uluslar arası rekabette hem ekonomik hem güvenlik açısından bir ülke için son derece önemli bir faktör. Biz İDEF’e ilk kez katılıyoruz. Biz uzun yıllar ASELSAN’a Ar-Ge ve tasarımlı üretim hizmet ile yürüttük işlerimizi. Fakat yaptığımız ürünler uluslar arası standartlara uyumlu ürünler. Artık oraya bağımlı kalmayalım, bu yaratılan ürünleri uluslar arası pazara da sunalım umudu ve hevesi ile katıldık. İlk kez katıldığımız için sonucunu bilemiyoruz, önümüzdeki yıllarda göreceğiz ama faydalı bir girişim olduğu kanısındayım. OSSA’nın yürütme kurulu üyesiyim. Bunun bir nedeni var. Biz hevesli bir kuruluş olarak buna destek veriyoruz. Birlikten güç doğacağına inanıyoruz. Burada hizmetler ortaklaşa yapılıyor. Dolaysı ile firmalara maliyeti daha az oluyor. Organizasyon daha iyi oluyor. OSTİM’in yaptığı bu organizasyon çok faydalı. Gelecek yıllarda daha iyi organize olup, ileriye götüreceğimiz inancındayım.”
Ferhat Ünal
(GÖKSER Makine)
“1987 yılında kurulduk. Savunma sanayine fleksıble hortum imalatı ve mobil iklimlendirme cihazları konusunda hizmet veriyoruz. Türkiye’nin bir sloganı var; güçlü ordu güçlü Türkiye. Bunu şöyle genişletebiliriz, güçlü savunma sanayi, güçlü ordu, güçlü Türkiye. Güçlü bir savunma sanayiniz olursa, ordumuzun güçlü olmasının sürekliliği sağlanmış olacak. Dolayısı ile biz burada elini taşın altına koyan firmalardan oluşan bir aileyiz. Amacımız yerli savunma sanayini geliştirmek. Hem ülkeye katkıda bulunmak, hem de savunma sanayinin ihracat kapılarını yurt dışına açıp ülkemizin gücünü ekonomik anlamda da kanıtlamak. İDEF’e savunma kümesi ile katıldık, küme olmanın gereklerinden birisi de bu tür ortak organizasyonlar yapmaktır ve biz bu çalışmanın devam etmesini istiyoruz. Ortak katılımda stant tasarımlarının da ortak olması gerekir ki, OSTİM savunma sanayi olarak bir arada olduğumuzun, aynı renk ve dizaynlarda buluştuğumuzun görülmesi gerekir. Tek bir fabrikayız imajını vermeliyiz. O yüzden tasarım önemli. İDEF kendini her yıl geliştiren bir organizasyon. O yüzden memnunuz. Burada gelişmeleri, firmaları ve ürünleri görüyoruz. Bu bize gurur veriyor ve sorumluluğumuzu hatırlatıyor.”
Ali Han
(MEGE Teknik Kurucu Genel Müdür)
“2001 yılında kurulmuş bir firmayız. Bu yıl onuncu kuruluş yıldönümümüzü kutlayacağız. Firmamızın kurucuları ASELSAN gibi sektörde en önde bilinen kuruluşlardan ayrılan mühendislerdir. Havacılık sektöründe önemli yol kat ettik. kuruluşumuz şu anda başta ASELSAN, TAİ, RORKETSAN, HAVELSAN olmak üzere bunların birlikte çalıştığı yabancı firmalar dâhil onlara tasarım, prototip ve üretim hizmetleri vermektedir. Ana konumuz iletişim sistemleri. Hedefimiz dünya pazarlarında yer almak. Birçok firmanın savunma sanayine yöneldiğine tanık oluyoruz. Firmalar yaşadığımız krizlerde kendilerine yeni çıkış aradılar ve savunma sanayinin yükselen trend olduğunu gördüler. Savunma sanayiinin izlediği politika ile dışarıdan alınan birçok ürünün yerli üretilmesine karar verildi. O da çekiciliği arttıran etkenlerden birisi oldu. Sermayesi olan herkes ilgilenmeye başladı, ancak kendi içinde bilgi birikimi gerektiren bir sektör. O nedenle bu işin içinden gelenler daha kalıcı olacaktır. İDEF iki yılda bir düzenlenen ve savunma sanayiinin ürünlerini ön plana çıkaran bir fuar ve oldukça yararlı oluyor. Fuara ortak iş yaptığımız imalatçı firmalar da katıldı. Onlar pazarı kaybetmek istemiyor. Ortadoğu, Afrika, Asya gibi doğu ülkeleri de burayı yakından izliyor. Onlar da Türkiye için bir pazar. Bizde de teknolojinin geliştiğini, sertifikasyon olduğunu gördüler. Örneğin bizim firmamız geçtiğimiz aylarda S.Arabistan’a şube açtı ve orada da imalat yapıyoruz. Avrupa’ya ürün satmak oldukça zor. O yüzden Ortadoğu ve Afrika gibi ülkeler bizim potansiyel pazarlarımız ve hedefimiz o ülkeler olmalı. OSTİM’de OSSA kümelenmesi içinde faaliyet gösteren firmalar bir araya geldik. birlikte olmanın avantajlarını yaşıyoruz. İlk kez ortak katılım yapıyoruz. Önümüzdeki fuara mekan ve açısından daha organize gelmeyi planlıyoruz. Tek tek firmalarla ilgilenemeyecek işletmeler küme altında daha etkili oluyorlar.“
Sercan Tuncay
(EMD Savunma Tekolojileri Genel Müdürü)
“Firmamız savunma sanayine, özellikle uçan platformlara, savaş uçaklarına özel imalat yapmak üzere kurulmuş bir firma. Yapılan imalâtların başında alüminyumu kaynak kullanmadan üretmek son haline getirmek geliyor. Bu özel bir teknoloji ve biz bunu ülkemize kazandırdık. Savunma sanayi günümüzde önemli bir sektör. Bunun başında geçmişte yaşanmış Kıbrıs çıkarması sonrası ambargo gibi nedenler var. 2000 yılandan sonra milli bir dönem yaşıyoruz. Daha önce yabancı ortaklıklar kurularak yapılabilen imalatların yerine, hükümetin de 2023 vizyonu çerçevesinde dışarından alınan ürünlerin yerlileştirilmesi ön plana çıktı. Yerli katkı oranı arttı. Bu da sektördeki potansiyeli arttırdı. Savunma sanayi kümelenmesi olarak ortak katılım yaptık. Beklentimiz fuara gelen insanları, grupları OSTİM katılım alanına çekmekti. Bu anlamda daha aktif olunabilir.”
Mustafa Atamtürk Atikcan
(EPSİLON Havacılık A.Ş Sözleşmeler Ve İş Geliştirme Müdürü)
“Havacılık sektörüne kompozit kalıp, tasarım ve imalatı üzerine çalışıyoruz. Ankara OSTİM’de iki fabrikamız var. Yeni bir tesis için de yatırım çalışmalarımız var. Ülkemiz dünyada savunma sanayine en fazla yatırım yapan birkaç ülkeden birisi. Dışarıdan direkt alımlar ve offset uygulamaları ile temin ettiği araç gereçler var. Son dönemlerde savunma sanayi müsteşarlığının yeni politikaları ve direktifleri var. Kobilere yüzde 20 oranında iş verme koşulu getiriyor. Dolayısı ile bu pastadan birçok firma pay almaya çalışıyor. İDEF fuarları birçok alıcı ve satıcı firmanın bir araya geldiği ve katılıcılara fırsat sunan bir ortam. Biz OSSA ile katıldık çünkü tek başına katılımda bir güç olduğunuz anlaşılmıyor. OSSA ile toplu bir tanıtım faaliyeti oldu ama İDEF direkt olarak müşteri getiren bir platform değil, ancak paralel çalışmalarla iş getirebilir. Burada gözümüze kestirdiğimiz firmalar var onlarla ikili görüşmeler yapacağız.”
MEDSAV
(Doğan Türkmen)
“İvedik ve OSTİM firmasıyız. Firmamızın temel faaliyet alanı savunma sanayi ve teknolojileri olmakla birlikte, çelik, alüminyum ve paslanmaz esaslı makine elemanları üretimi, elektromekanik tasarım, medikal cihaz tasarımı, yazılım ve donanımı konularında hizmet veriyoruz. Savunma sanayiinde FNSS, ROKETSAN, ASELSAN ve özel firmalara fason imalat yapıyoruz. Savunma sanayiini dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yükselen bir sektör olarak görünüyor. ASELSAN, TAİ, ROKETSAN ve benzeri firmaların Ankara’da oluşu bizim de kalite ve kapasitemizin artmasına yol açıyor. OSSA çatısı altına katılmaktan son derece mutluyuz çünkü birlikten kuvvet doğar. Aynı çatı altında olmak yarar sağlıyor.”
Müge Ertuğ
(EMGE Koll. Dış Ticaret Müdürü)
“Firmamız 1975 yılında kurulmuş, savunma elektronik ve mekanik sistemler üzerine çalışıyoruz. Savunma sanayinine yaklaşık 30 senedir hizmet veriyoruz. ASELSAN’ın stratejik ortağı olarak yolumuza devam ediyoruz. Sektör son yıllarda ASELSAN, TAİ gibi türk silahlı kuvvetlerini güçlendirme vakfının etkin çalışmaları ile daha da hızlı gelişti. Havacılık sektörü özellikle ilgi çekiyor. Alt yüklenici ilişkileri gelişme içinde. Tüm bunlar savunma sanayiini firmaların gözbebeği haline getiriyor. Biz furlara çok fazla katılmayan bir firmayız. Küme sayesinde son iki İDEF fuarlarında da yer aldık. Ankara firması olarak İstanbul’da bu tür organizasyonları takip etmemiz zor. Ancak OSTİM çatısı altında sorun yaşamadan, avantajlı fiyatlarla standımızı kuruyoruz. Heyetlerin ve ziyaretçilerin ilk irtibat noktası savunma küme standı oluyor. O sayede ortak katılıma dâhil firmaları da ziyaret etmiş oluyorlar.”
Hamdi Tavşan
(DİGİTECH LTD. ŞTİ. -Küme Üyesi)
“Bölgesel karışıklıklar dolayısı ile büyük şirketlerden ciddi talepler gelmeye başladı. Ülkemizin merkezi konumda olması bu firmaların şanslarını yükseltiyor. Güvenli bir ortam var. İDEF’e önceki yıllara göre daha çok katılım var. Bizim de endüstriyel, bilimsel ve askeri çözümlere yönelik işlerimiz var. Birçok firmanın savunma sektörüne girdiğini görüyoruz. Bir kısmı bu işte para var diye giriyor. Bir kısmı da kendini artık yetkin gördüğü, teknolojisine, bilgisine güvendiği için giriyor. Önümüzdeki on yıl bu sektör parlak olabilir. Önemli olan büyük balıkların arasında küçük balıkların yüzebiliyor olması. Bunu çözer ve anlarsak iş gelişir. Türkiye bu konuda gelişme şansı var. Yerel şirketler o zaman çözüm ortağı olarak seçilebilir. Küme şirketlerinin direkt ürün çıkartmaları o kadar kolay değil. Asıl olan nihai ürünü yapan kazanır. Ara ürün yapıyorsanız, taşeron çalışıyorsanız günlük çalışabilirsiniz, işiniz garanti değildir. Bu da sizin iş planı yapmanızı zorlaştırır. Doğru olan bizlerin nihai ürünü yakalaması. Birçok ihtiyaç ve çözüm var. Bizim o çözümü bulup, yapıyor olmamız ve onu da dünya çapında pazarlıyor olmamız lazım. Küme süreçlerinin bu noktada devreye girmesi lazım. OSTİM’li savunma sanayi kümesindeki firmaların ortak katılımı tek tek katılmamış firmalar için bir şans. Bu onlar için ayrıca fuar deneyimi olacaktır. Burada işlerin nasıl döndüğünü gözlemleme ve iş bağlama şansı bulabilirler.”
Güner Koçak
(Küçükpazarlı Havacılık Genel Müdür Yardımcısı)
“Küçükpazarlı havacılık, diğer tesislerden ayrı olarak 2005 yılında, uzay ve havacılık, savunma ve elektronik sanayine yönelik imalat yapmak üzere kuruldu. Beş yıllık süreçte önemli bir gelişme yaşadık. Özellikle savunma sanayi müsteşarlığının yardımcı sanayicilerin gelişmesi stratejisi sayesinde kendimizi geliştirme ve doğru iş fırsatları bulduk. Şu anda TAİ’nin stratejik ortağıyız ve TAİ’den sonra en büyük parçalı karmaşık üretimleri yapan firmayız. Avrupa firmaları ile de ortaklıklar kurarak, ihracat potansiyelimizi arttırmak istiyoruz. Savunma sanayi müsteşarlığının bir amacı var. Bizim eski savunma politikası tamamen dışarıya odaklı idi ve dışarıya kaynak aktarılıyordu. Son beş yıldır nerede ise bu miktarın yarısının Türkiye’de kalması isteniyor. Bunda yan sanayinin geliştirilmesi, offset gibi uygulamalarla ortaklıklar kuruldu. Yabancı firmalar offset’e sıcak bakmıyordu. Bundan dolayı SSM yerli sanayinin geliştirilmesine yöneldi. Şimdi yurt dışı yükleniciler içerde yerli ortak bulabiliyor. Dolayısı ile yerli firmalardaki hareketlilik bundan kaynaklanıyor. Biz OSTİM’de kurulduk. Daha sonra havacılık firması kuruldu. Biz küme firması olduk. Kümenin yapmak istediklerini anlayınca içinde yer aldık. Kümenin birlikte hareket etmesi ana sanayi firmaları karşısında küçük firmalara güç veriyor. Çünkü ana sanayi dışındaki herkes çok küçük. Ana tedarikçilere güven verecek daha iri bir yapıya ihtiyaç var. Muhatap organizasyonun büyük olması lazım. Sektörde yükümlülükler çok büyük. Ancak küme gibi, OSTİM gibi büyük ve güçlü bir organizasyon onlara güven verebiliyor.”